Cardano’nun En Önemli Farkı

Akademik Geliştirme

Cardano’nun sayıları binleri bulan diğer blokzincirlerinden ön önemli farkı, geliştirmelerini bir şeyleri kırıp dökerek ve yolda öğrenerek yapmamasıdır. Özellikle Facebook ile başlayan “Move Fast and Break Things” yani hızlı hareket et bir şeylere zarar verirsen de sonra düzeltiriz anlayışı, günümüzde blokzincir şirketleri arasında çok yaygındır. Ancak Facebook’un aksine blokzincir teknolojilerinde bir şeyler kırıp dökmenin maliyeti, kullanıcıların zor yoldan kazanılmış birikimleridir. Örneğin sadece 2022 yılında, çeşitli hacklerle toplam 1.9 Milyar Dolar, kullanıcılardan çalınmıştır.

Eğer bu yazımızdan aklınızda tek bir şey kalacaksa o da Cardano’nun; Oxford, Stanford, MIT, Zurich, Edinburgh, Wyoming gibi dünyanın önde gelen üniversiteleri ile bilimsel yöntemlerle geliştirme yaptığı olmalıdır.

Peki Cardano’da geliştirme nasıl yapılıyor? Öncelikle sorun belirlenir. Diyelim ki sorunumuz “blokzincirinde konsensus yapısı nasıl olmalıdır” olsun. Dünyanın prestijli üniversitelerinden akademisyenler bir araya gelerek bu sorun hakkında çalışır ve sorunu çözdüklerinde bunu bir makale olarak hazırlarlar. Ardından bu makale hakemli dergilerde ve konferanslarda yayınlanır. Burada diğer akademisyen ve sektör uzmanlarının makaledeki çözümü çürütmeleri, işe yaramayacağını göstermeleri beklenir. Böylece olası hatalar daha en başından engellenir.

Makaleyi çürütebilen akademisyen ve sektör uzmanları ise mesleklerinde büyük prestijler kazanarak ilerlerler. Aslında buraya kadar anlatılan sistem, bugün bilimin nasıl yapıldığıdır. Bu sisteme “peer reviewed”, Türkçesi ile “hakem değerlendirmesi” denilmektedir. Tüm bu süreçlerden geçerek üzerinde uzlaşılan makale ise artık sadece belirtilen soruna özel bir whitepaper olmuştur. Bu whitepaper’ı alan yazılımcılar, bu kez onu kelimelerden kodlara dökerek üretmeye başlarlar. Bu yüzden Cardano’nun tüm ağı kapsayan tek bir whitepaper’ı yoktur. Bunun yerine her biri özel sorun alanını çözen yüzlerce whitepaper’ı vardır. Hatta bu yazının yazıldığı tarih itibariyle toplam 156 akademik olarak denetlenmiş makale (whitepaper) bulunmaktadır.

Endüstriyel Programlama Dili: Haskell 

Sorunlar akademik araştırma methotlarıyla çözüldü, ilgili soruna özel whitepaper yazılımcılara iletildi. Artık ne ve nasıl yapılacağı adım adım oluşturulmuş durumda. Peki yazılımdaki olası hatalar nasıl önlenebilir? Unutmayalım ki yıllık çalınan 1.9 milyar doların bir kısmı da yazılım hazırlanırken yapılan hatalardan kaynaklanıyor. Cardano için cevap Haskell.

Haskell, bir fonksiyonel programlama dili. Yani basitçe anlatmak gerekirse, tamamen matematiksel modeller üzerinden çalışan ve ölçeklenebilirliği (yani aynı anda işlem yapma sayısı) çok yüksek bir dil. Matematiksel modeller üzerine kurulu bir dil olması sebebiyle de diğer popüler dillere göre çok daha zor ancak çok daha güvenilir. Dünyada genelde çok büyük sermayeler tarafından, hata kabul etmeyen finans ve uzay gibi sektörlerde kullanılır. (Bknz: NASA, Goldman Sachs, JP Morgan).

Formal Doğrulama Methodu

Son olarak ise Cardano’da tüm yazılımlar, formal verification methot (formal doğrulama methodu) denilen test yöntemleriyle kontrol edilir. Bu test yönteminde yazılımın ulaşmak istediği her bir sonuç matematiksel olarak ayrıca hesaplanarak, sadece o sonuca başka herhangi bir fonksiyona etki etmeden ulaşılabileceği ispatlanır.

Biraz daha basitleştirirsek, tüm yazılımı insan vücudu gibi düşünelim. Bir fonksiyon yazdık ve amacımız beyinden sağ elimizin baş parmağına hareket ettir komutu yollamak. Fonksiyonu geliştirdik, peki gerçekten işe yaradığını nasıl anlayacağız? Genelde yapılan, ilgili parmağın hareket edip etmediğine ve hareket ediyorsa bu hareket komutunun başka fonksiyonlara (mesela diğer parmaklara veya bacağa) gidecek emirlere olumsuz bir etki edip etmeyeceğini tahmin etmeye çalışmaktır. Şimdi insan vücudunun ne kadar kompleks olduğunu hayal edin. Her bir olasılığı hesaplama şansı nedir yazılımcının? İşte standart test etme yöntemleri, tamamen yazılımcının o anki hayal gücüne ve konsantrasyonuna bağlıdır ve sonuçta çoğu zaman birisi bir hatayla karşılaşılana kadar sistemin çalıştığı sanılır. (Blokzincirde ise çoğu zaman bu hata boşalan cüzdanlarınızdır)

Ancak durum Cardano’da tamamen farklıdır. Haskell’in yapısı gereği tüm fonksiyonlar izoledir. Yani beyinden parmağa bir komut yolladığınızda başka hiçbir şeye etki etmeyeceğini kesin olarak bilirsiniz. Yine formal doğrulama ile de yalnızca parmak hareket ediyor mu diye bakmak yerine parmağın hareket edeceğini matematiksel olarak kesin bir şekilde ispatlayabilirsiniz. Dolayısıyla artık acaba bacağa da etki ediyor mu, parmak hareket ediyor ama bu benim yolladığım sinyal sayesinde mi yoksa sistemdeki milyonlarca başka sinyal sayesinde mi diye düşünmenize gerek kalmaz.

Sonuç

Bugün bir blokzinciri yaratıp onu popüler hale getirmenin yöntemleri oldukça belirlenmiş durumda. Formül şöyle; önce çok büyük sorunlara inanılmaz çözümlerin olduğunu, saniyede binlerce işlem yapabileceğini söyle. Bir anda onbinlerce kişi geleceğin teknolojisini bulduğunu, dolayısıyla kısa zamanda zengin olacağını düşünerek gelsinler. Oluşan bu topluluk ve heyecan dalgasıyla (hype) risk sermeyedarlarına (VC) git. VC’ler büyük paralarla teknolojine yatırım yaparmış gibi yapıp oluşturduğun topluluk için para ödesin. Alınan bu yatırım ile topluluğun daha da büyüsün. Ardından önünü arkasını düşünmediğin ve rakiplerinden geride kalmamak için hızlıca geliştirdiğin ürünü piyasaya sürmeye hazırlan. Ama öncesinde halka açık satış yapmayı unutma, böylece hem yatırımcıların hem de sen, tokenlarınızı halka inanılmaz fiyatlara satabilin.

Sonuçta ürünü çıkar, beklentileri karşılayama veya daha da kötüsü aslında bir blokzincir değil database üretmiş ol. Sonuçta halka arzda satış yaptığın topluluk ilk anda çok büyük zararlardan dolayı aldıkları tokenları satamasın ve zorunlu olarak senin marketing çalışmalarının gönüllü neferleri olsunlar. Tebrikler! Artık elinizde yarı ponzi yarı database olan bir “blokzincir ağı” var.

Cardano ise 7 yıldır dünyanın en iyi üniversitelerinin katkılarıyla, yaklaşık 600 kişilik bir çalışma ekibi ile geliştiriliyor. Üstelik hiçbir zaman VC yatırımı almadı. Seçtiği yol, ekosistemde kimsenin tercih etmediği uzunlukta. Kelimenin tam anlamıyla delilik. Mesela Haskell dil tercihini ele alalım, Haskell bilen yazılımcılar dünyadaki yazılımcıların %1’ini dahi oluşturmuyor. Üstelik çoğu akademisyen ve oldukça pahalılar. Hakem değerlendirmesi methoduna gelirsek, ilk konsensus whitepaper’ının tüm eleştirilerden geçip son halini alması, Cardano’nun kurulduğu 2015 yılından tam 2 sene sonra 2017’de ancak gerçekleşiyor. Fakat kim dedi dünyayı değiştirmenin çok kolay olduğunu?

Cardano’nun en önemli gücü, basite kaçmadan, bir gecede zengin olma hayali kurmayan, tutkulu topluluğundan geliyor. Siz de bunun bir parçası olmak isterseniz aramıza bekleriz.

Telegram: https://t.me/CardanoTurkSPO

Twitter: https://twitter.com/CardanoTurk

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir